Faiz, Enflasyon, Gayrimenkul Ekonomisi mi? Üretim, Marka ve Katma Değer Ekonomisi mi?

Blog gönderi açıklaması.

Mehmet Berk Özyürek

5/15/20252 min read

white concrete building during daytime
white concrete building during daytime

Türkiye’de ekonomiden bahsedildiğinde akla ilk gelen başlıklar genellikle faiz oranları, enflasyon rakamları ve gayrimenkul yatırımları oluyor. Fakat böyle bir ekonominin zengini daha zengin, fakiri ise daha fakirleştirdiği herkes tarafından kabul görüyor. Yeni ekonominin merkezinde artık üretim, markalaşma ve katma değerli ürünler yer alıyor. Peki Samsun, bu dönüşümün neresinde?

Tüketim Odaklı Ekonomiden, Üretim Odaklı Ekonomiye Geçiş Zorunluluğu

Yıllardır yatırımcının ve bireylerin yöneldiği alanlar arasında konut alımı, arsa yatırımı veya döviz-faiz dengesi gibi pasif getiriler ön planda yer aldı. Ancak bu modeller artık gençlerimize istikrarlı bir meslek, kadınlara üretim güvencesi, girişimcilere ise marka fırsatı sunamıyor.

Buna karşılık, üretim odaklı ekonomi;

  • İnsan kaynağını değerlendirir,

  • Beceri kazandırır,

  • Sürdürülebilir gelir yaratır.

Moda Tasarımı: Katma Değerli Bir Üretim Modeli

Bir tişört üretmek ile onu tasarlayıp markalaştırmak arasında ciddi bir fark vardır.
Sıradan bir tişört 10 dolara satılırken, markalı ve özgün bir tasarım 50 dolara hatta 500 dolara alıcı bulabilir. Bu fark, katma değerin gücüdür.

Biz de Serap Acar Moda Akademi olarak bu anlayışı Samsun’da hayata geçiriyoruz. Kurslarımızda sadece en iyi dikişi, kalıbı, modelistliği ve stilistliği öğretmekle kalmıyor;

  • Öğrencilerimizi tasarımcı olmaya,

  • Ürünlerini üretilen değil, üreten kişi olarak görmeye,

  • Ve nihayetinde marka yaratmaya yönlendiriyoruz.

Türkiye'nin yıllardır süregelen temel ekonomik sorunlarından biri, katma değerli ürün üretememek ve küresel ölçekte güçlü markalar yaratamamak olarak öne çıkıyor. Bu eksiklik, ülkemizi sadece yüksek enflasyon ve faiz sarmalına sürüklemekle kalmıyor; aynı zamanda orta gelirli vatandaşların refah seviyesini artırmasını da engelliyor.

Özellikle tekstil sektörü, bu sorunun en somut şekilde gözlemlendiği alanlardan biri. Türkiye uzun yıllardır dünyanın önemli tekstil üreticilerinden biri konumunda. Ancak üretim büyük ölçüde fasona dayandığı için, katma değeri düşük ürünler ihracat ediliyor. Bu durum da, atölyelerde emeğiyle üretim yapan işçilerin düşük gelir düzeyinde kalmasına neden oluyor.

Üstelik bu koşullar altında, Türkiye'deki tekstil sektörü çalışanları, daha düşük maliyetli üretim yapabilen ülkelerle rekabet etmek zorunda kalıyor. Son dönemde birçok tekstil atölyesinin, işlerini Mısır gibi daha düşük işçilik maliyetine sahip ülkelere kaydırma çabası içinde olduğu haberleri kamuoyunda sıkça yer bulmaya başladı.

Öğren – Üret – Kazanca Dönüştür: Yeni Nesil Ekonomik Model

Samsun’da başlattığımız "Öğren, Üret, Kazanca Dönüştür" programıyla birlikte artık sadece beceri kazandırmak değil, o beceriyi ekonomiye katmak için de yol gösteriyoruz.

Bu modelin hedefi:

  • Kadınları üretime kazandırmak

  • Gençleri iş sahibi yapmak

  • Samsun'u, moda ve tasarımda bölgesel bir merkez haline getirmek

Samsun’da Marka Yaratmak Mümkün mü?

Evet. Çünkü üretim potansiyelimiz, genç nüfusumuz, kadın emeğimiz ve eğitimli iş gücümüz var.
Moda, yalnızca İstanbul’da değil; Samsun’da da büyüyebilir. Yeter ki doğru eğitim, doğru vizyon ve doğru sistem bir araya gelsin.